29 Ağustos 2011 Pazartesi

Londrada ki İsyancılar'ın Eşgali Belirlendi !

Dünya üzerinde herhangi bir ülkede başkent günübirlik değişir mi ? İngiltere'de değişirmiş. Hatta öyle olurmuş ki bir şehir diğer şehri feth edermiş.
Manchester şehrinin en büyük iki takımı, biri kendi topraklarında diğeri ise Londra topraklarında öyle şeyler yaptılar ki futbol severler, sevmeyenler, sevipte kavuşamayanlar herkesi çok fazla tatmin ettiler.

Önce Manchester City, Londra şehrinde orta çaplı bir talan girişiminde bulundu. Ardından da Manchester United, Premier lig
tarihinin en ağır mağlubiyetlerinden birini tattırdı Arsenal'e. Peki koca krallık buna kayıtsız kaldı mı? Kalmadı tabi ve zanlıların eşgallerini basına duyurdu. 2 İngiliz, 1 Portekizli Manchester şehrinde, 1 Fildişili, 1 Bosnalı, 1 Arjantinli ve 1 Fransız da Londra'da statları yağmaladılar, gol yağmuruna tuttular. Bize de, bu güzel iki maçı seyretmek ve bu yağmadan objektif gözlerle maksimum keyif almak kaldı.

27 Ağustos 2011 Cumartesi

Ağabey

Şampiyonlar ligi +18 oldu ve bu sene 19 yaşına bastı. Ağabeyi Raul bu turnuvada en çok maça çıktı(142). En çok golü o attı (71). Öbür ağabey İnzaghi'nin 3 tane hat-trick'i var. Amca olmuş Seedorf'un ise 4 tane el emeği göz nuru zaferi var. Kupanın kaptanı Maldini ise 6 kez final oynamış, 3'ünde gün yüzü görmüş. Kupanın dayısı Giggs ise 35 asist ile en çok asist yapan. Bunları geçmeye çalışacak gençlerin yiyeceği ekmek fırını sayısı 40...

Bitse de Gitsek

Arkada baba Messi, yanda Messi, önde Butragueno. Asıl hedef bizde belli. Cristiano Ronaldo. Sırf reyting olsun diye çağırmışlar. Perez demiş "paranı veriyoruz lan bir git görün gel ödül alacağın yok zaten". Baş önde gitmiş. Messi ödülü almış, oda fotojenik pozlar vermiş.

Gol Olmuş

Amatör ya da profesyonel futbol oynayan herkes bilir. Bazen kafa başka yerlere gider, dağılırsın. Sonra bir bakmışsın ki asrın fırsatı ayağına gelmiş haberin yok. Hayatın her alanında böyledir bu. Dün maçı izliyorum (Barcelona-Porto). Dedim daha gol olmaz, ben kalktım gol oldu. Ters işler... Peki diyeceksiniz bu resimler ne ? Bu resimler de işte bazen yana bakan adamın bu sefer bir erkeği maçtan daha çok etkileyebilecek bir şeyle karşılaşmış olması.
Geçen hafta sonu oynanan Sint-Truiden'in 11,250 kapasiteli Stayen Stadyumunun'da toplananlar yan tarafı izlemeye koyuldular ve bu sefer işte o yan taraftan istediklerini aldılar. Tecrübeli Escort Alicia ve o gün ki arkadaşı kel abi, Stayen Stadyumunun'da ki 7000 taraftarı kendine çekmeyi başarmış. Sint'de kendi evinde 2-0 kaybetmiş. Demek ki kalecide bakmış. Zaten son fotoğraf her şeyi açıklıyor...
Flying Dutchman'den alıntıdır.

19 Ağustos 2011 Cuma

ÇÜNKÜ SADECE ÜNİVERSİTELİLER VAR

hocam.com'da diğer siteler gibi düzeysiz sohbetler yok, sadece üniversite öğrencileri icin. Bu yazı Anıl Korkmaz adına düzenlenmiştir.

18 Ağustos 2011 Perşembe

Dip Çizgi


2001 yılı mart ayında Lazio'nun yardımcı hocası. Fatih terim, Fiorentinadan istifa ediyor. Yerine geçici teknik adam olarak geliyor. Bir de şimdiye dönelim. Mancini, Manchester City'nin başında. 5 sene üst üste İnter'le şampiyon olmuş, italyayı çözmüş bir teknik adam.

17 Ağustos 2011 Çarşamba

Bir Tane Daha (Bıkmadık)


Şike, skandallar, bir sürü şey geldi geçti. Bir klasik geldi. İki maçın da 90 dakikası geçmek bilmedi. Mükemmel bir atmosfer, mükemmel 2 oyun, mükemmel bir mücadele. Tabi ben bu satırları yazarken ve siz bu başlangıcı okurken sevgili Barcelona taraftarı arkadaşlarım nasıl koyduk ama hala konuşuyor bu adam diye düşünürken hiç şunu düşündüler mi acaba her maç o ezeceğiz duygusu artık kaybolmuş ve izlediğimiz maçlar, yalnızca tek bir tarafın hegemonyası altında değil, iki tarafın da birbirine üstünlük kurma mücadelesi altında geçiyor. İspanya'da Barcelona halen daha en iyi, halen daha en üstün futbolu oynuyor ama karşısına en az onun kadar çok iyi bir takım daha geliyor ve zaman zaman aynı duyguları Barcelona taraftarına yaşatabiliyor. Real Madrid, bu gün eğer Benzema'yı ikinci yarının başında oyundan çıkartıp Higuain'i oraya monteleseydi, bu gün bu satırların altında Barcelona'nın olağanüstü zaferinden değil, Real Madrid'in bir kilidi kırmasından bahsedecektik. Benzema çok yetenekli bir futbolcu olabilir, kimine göre böyle görünmeyedebilir ama bence ilk dediğim daha doğru. Bu gün 1 gol 1 asist yapmış da olsa, Real Madrid'in kaybetmesinde ki en büyük rol ona aittir. Bir futbolcu Messi gibi olmalıdır. Hiç bir şey yapmadığın maçta(ilk maç) 1 gol 1 asist yapmalı ve yeri geldiğinde sahneye çıkıp işi bitirmelidir yıldız dediğin budur. Çok şey yapmaya çabaladığın maçta 1 gol 1 asist yapıp 5 tane %100 pozisyon yememelidir. Ronaldo'da ki o Manchester'da varlığından söz edebileceğimiz büyük maçların adamı kavramı, sadece büyük takım olarak karşılarına Barcelona çıkınca kaybolup gitmiş vaziyette. Valdes'in üzerine ateş ettiği top haricinde ve ilk yarıda bir iki bindirmesin den başka hiç bir işe yaramadı. Bu satırlar altında belki Messi'den bahsetmemi isteyeceksiniz ama bahsetmiycem. Gerek yok. Görünmeyenleri anlatmak benim için daha büyük önem taşıyor. Adam bir adet Real Madrid kabusu. Raul'un 18 sene ekmeğini yediği bir takımda en büyük rakibine yalnızca 11 gol atması, bunu Messi'nin 24 yaşında 12 golle egale etmesi. Bakın tekrar söylüyorum. 24! Bir futbolcunun fiziken en aktif olduğu dönemin 27-31 yaş aralığı olduğunu düşünürsek Real Madrid'in artık araya bir hain koyup bu işi bitirmesi gerekir yoksa geleceğimiz sakat. Hayat paylaşınca güzel sevgili Barcelona, ver kurtulalım. Real'in yediği ilk golde bariz Sergio Ramos konsantrasyon kademe hatası var. Son golde ise Coentrao'nun Messiyi tanımadığını görüyoruz. Adam attığı pasın ardından gidip koşuyor, takip etmezsen cezayı keser delikanlı. Saç sakalla topçu olunmaz. Marcelo kendini topladı ama klasik bir Real Madrid son dakikası yaşadık. Mourinho'yu çok severim ama takımının son dakikalarını sevmiyorum. son 3 dakikada 2 pozisyon bulmak yerine rakibin futbolcularını dövmek hoş bir hareket değil, bunu futbolcularına görev olarak aşılamak hiç hoş bir şey değil. Can ve canan olabilirsin ama hoş değil.
Real'e şu saatten sonra ne lazım. Artık anladık ki transfer lazım değil. Sadece bazı şeylerin oturması lazım. Kaka'nın oturup ellerini kafasının arasına alıp üzgün kaslı erkek gibi düşünmesi lazım. Kas yapması ve güçlenmesi lazım. Mesut'un basit oynayacağım derken oyundan kopmaması lazım. Ronaldo'nun hayatın sadece topu alıp koşmaktan ibaret olmadığını anlaması lazım. Mourinho'nun Benzema'yı kenara çekip Higuain'i oraya yerleştirmesi lazım. Marcelo'nun daha adam olması lazım, biraz mental iyi gelir. Ramos'a konsantrasyon için psikolojik destek lazım. Benim de gitmem lazım. Real Madrid'e iyi mentörler dilerim. Sizlere de bu yazıyı okuduysanız teşekkür ederim. Barcelona'yı aldıkları kupadan tebrik ederim. Son olarak
Cech Fabregas - 303 maç Arsenal 2 kupa
Cech Fabregas - 15 dakika Barcelona 1 kupa